19 Aralık 2012 Çarşamba

Ne mutlu Türk'üm diyene..!!!Gökçe Fırat


Gökçe Fırat


Ne mutlu Türk'üm diyene...Dinle; "Ne mutlu Türk'üm diyene" yazısını silen sefil zihniyet!Kolay mı sanıyorsun, ben o yazıyı silerim de Türk'ü tarihten silerim mi sanıyorsun?
Yanılıyorsun!
Türk'üm ben, Altaylar'dan Balkanlar'a, Sibirya'dan Hindistan'a, her dağda izim var, kolaysa sil…
Her dağın doruğuna çık, orada Türk'ü bulacaksın.
Her dağın yamacına sığın orada Türk'ü bulacaksın.
Kaz o dağı gir içine, dağın yüreğinde Türk'ü bulacaksın…
Türk'üm ben, Tanrı Dağları'nda, Himalayalar'da, Toroslar'da tarih yazmış, iz bırakmışım, kolaysa sil…
Türk'üm ben, Sibirya'nın buzulunda, Afrika'nın çölünde, her kum tanesinde, her kar tanesinde adım yazar benim.
Türk'üm ben, üç kıtanın göllerinde, denizlerinde, nehirlerinde suyu aziz kılan milletim ben.
Denizleri göl eden, nehirleri taşıran gücüm ben.
Türk'üm ben, üç kıtanın her dağında, her bağında, tarihin her çağında uygarlıklar yaratmış, iz bırakmışım…
Mührümü vurmuşum yeryüzünün bağrına, insanların ruhuna.
Toprağını, ekmeğini değil gönlünü almışım insanların, sil kolaysa vicdanlardan beni…
Ya sen?
Türk'ün mutluluğuna, Türk olma mutluluğuna göz diken sefil, ne yarattın bu dünyada insanlık namına sen?
"Ne mutlu Türk'üm diyene"! diyecek bir atan var mı senin?
Ne mutlu bize ki atamız o sözü söyledi ve bize nasihat eyledi: Türk olmak mutluluğu yeter dedi.
Kolaysa gel beynimden sil o sözü…
Kolaysa gel kalbimden sil o sözü…
Anlamadığın şu ki o sözün kutsallığı dağa taşa yazılmasından değil, o söz kutsal olduğu için dağa taşa yazdık biz onu!
Kalbimize kazdık…
Söz silmek kolay belki ama kolaysa o söz kadar, atamın sözü kadar etkili bir söz et, edebilirsen.
Ama hiç çabalama, edemezsin, o sözü etmek için Türk olmak gerekir.
Türk'ün yaptıklarını silmekse görevin, bil ki ne senin, ne de yedi sülalenin ömrü yetmez silmeye…
Ve unutma ki "söz silenler" değil "söz yazanlar" tarih yapar.


Hiç yorum yok: