23 Aralık 2012 Pazar

Maraş Olayları'nın 34'üncü yıldönümünde gerginlik

Maraş olaylarının 34. yıl dönümü nedeniyle Pazarcık ilçesine bağlı Narlı beldesinde toplanarak kent merkezine doğru yürüyüşe geçen grup durduruldu.


1978’de meydana gelen ve resmi kayıtlara göre 111 kişinin öldüğü ’Maraş Olayları’nın 34’üncü yıldönümünde anma etkinliğine, güvenlik gerekçesiyle izin verilmemesi gerginliğe neden oldu. Alevi Bektaşi Federasyonu Genel Başkanı Selahattin Özel, anma etkinliğini yasaklamasına tepki gösterdi.

KENT GİRİŞLERİNDE OLAĞANÜSTÜ GÜVENLİK

Kahramanmaraş’ta ’katliamın yıldönümü’ nedeniyle kent merkezinde ve Pazarcık İlçesi’ne bağlı Narlı Beldesi’nde jandarma ve çevik kuvvet polisleri güneş güvenlik önlemleri aldı. Kahramanmaraş’a çevre illerden gelecek gruplara yönelik Tarsus- Adana- Gaziantep Otoyolu çıkışı ile Kahramanmaraş kent merkezine kadar olan yaklaşık 40 kilometrelik güzergahta 4 ayrı arama noktası oluşturuldu. Güvenlik görevlileri, Kahramanmaraş’a giden tüm taşıtları durdurup, kimlik kontrolleri yaptı. Kimlik sorgulamasında çeşitli suçlardan aranan bazı kişiler gözaltına alındı.


ALEVİ ÖRGÜTLERİNDEN PROTESTO

Kaldıkları otel önünde bir araya gelen Alevi derneklerinin temsilcileri ise Kahramanmaraş Valiliği’nin Gar Meydanı’ndaki anma etkinliğine izin vermemesini protesto etti. Alevi Bektaşi Federasyonu Genel Başkanı Selahattin Özel, otel önünde yaptığı basın açıklamasında Gar Meydanı’ndaki anma törenini yapmaya kararlı olduklarını söyledi.

Türkiye’nin çeşitli illerinden vatandaşların Kahramanmaraş’a gelmesinin engellendiğini söyleyen Selahattin Özel, şöyle konuştu:



"Şu an burada Türkiye Alevi Bektaşi Federasyonu’na bağlı tüm kuruluşlar ve Avrupa’daki Alevi Örgütleri Federasyonu ve Konfederasyonu’na bağlı arkadaşlarımızla birlikteyiz. Türkiye’nin çeşitli illerinden araçlarımızın çıkışı engellendi. İçişleri Bakanı’nın çıkardığı bir genelgeyle arkadaşlarımızın Maraş’a hareketi engelleniyor, bırakılmıyor. Bir çok kentimizde bunun mücadelesi ve kavgası veriliyor. Narlı’ya gelebilmiş Cemevi’nde toplanmış arkadaşlarımızla buluşacağız. Oradan yola çıkıp, açıkladığımız gibi Gar Meydanı’nda buluşacağız. Gar Meydanı’nda niçin buluşacağız? Geçen sene de açıklamıştık, bu yıl da tekrarlıyoruz. Biz buraya bir anma için geliyoruz. 34 yıl önce vahşice katledilen insanlarımızın yasını tutmak ve onları anmak için, bir karanfil bırakabilmek için geliyoruz. Ama ne yazık ki hükümet bugüne kadar olduğu gibi öldürülenleri maalesef suçlu görüyor. Öldürenleri haklı buluyor, onları koruyor. Bugün bize izin vermemekle bu cinayetleri onaylıyor anlamını çıkartabiliriz. O yüzden biz kararlıyız. Bütün gücümüzle Narlı’ya gelen canlarımızla buluşup Gar Meydanı’na yürüyeceğiz."

KENT MERKEZİNE GİRİŞLERİNE İZİN VERİLMEDİ

Kent merkezine doğru yürümek isteyen grubun geçişine izin verilmedi. Alevi Bektaşi Federasyonu (ABF) Genel Başkanı Selahattin Özel ile beraberindekiler, izin için güvenlik güçleriyle görüştü.

Bir süre sonra gruptakiler, Narlı Kavşağı'na doğru yürüyüşe geçti. Bölgede yoğun güvenlik önlemleri alındı, güvenlik güçleri kavşağa yakın mevkide barikat kurdu. Gruptakiler Narlı Köprüsü yakınlarında durduruldu.

Kahramanmaraş olayları

19 - 24 Aralık 1978’de meydana gelen ve tarihe ’Kahramanmaraş Olayları’ olarak geçen olaylar, 12 Eylül darbesine gerekçe olarak kullanılan olaylardan biri oldu. 19 Aralık’ta Çiçek Sineması’nda Ülkücü Gençlik Derneği tarafından getirilen ’Güneş Ne Zaman Doğacak’ filmin sonuna doğru bir patlama oldu. Ardından CHP binalarına saldırılar gerçekleşti. 20 Aralık’ta Aleviler ve solcuların çoğunlukla gittiği Akın Kıraathanesi’ne patlayıcı madde atıldı, yaralananlar oldu. Sonraki akşam sağ görüşlü bir kişinin evinde patlama oldu. 21 Aralık’ta Maraş Meslek Lisesi öğretmenlerinden Hacı Çolak ve Mustafa Yüzbaşıoğlu okuldan evlerine giderken silahlı saldırıda öldürüldü. Cenazeler 5 bin kişinin katıldığı kortej halinde Ulu Cami’ye doğru giderken, karşıt gruplar toplanıp ’Komünistler Moskova’ya, katil iktidar’ sloganlarıyla saldırıya geçti. Cenaze korteji dağıldı, cenazeler sahipsiz kaldı. Bu gruplar Alevilerin yoğun olarak bulunduğu mahallelere saldırırken, her şey kontrolden çıktı, binalar yakıldı, yağmalandı, sokak aralarındaki çatışmalarda 3 saldırgan öldü. Bunun duyulması üzerine, geç saatlere kadar süren olaylarda, ölü sayısı 111’e çıktı.

804 KİŞİ HAKKINDA DAVA AÇILDI

Sıkıyönetim mahkemelerinde açılan davalar, 1991 yılına kadar sürdü. Aralarında sağ ve aşırı sağ görüşlü olarak nitelenen toplam 804 kişi hakkında dava açıldı. Sanıklardan 29 kişi idam, 7 kişi ömürboyu hapis, 321 kişi de 1- 24 yıl arasında hapis cezalarıyla cezalandırıldı. İdam ve ömürboyu hapis cezaları dışındakilere 1/6 oranında cezai indirim uygulandı. Sıkıyönetim mahkemesinin kararı Yargıtay tarafından bozuldu. Yeniden yapılan yargılama sonucunda idam cezaları uygulanmadı. 1991’de çıkarılan Terörle Mücadele Kanunu kapsamında cezası ertelenenler de serbest bırakıldı. Olaylardan sonra Alevi kökenli vatandaşların önemli kısmı kenti terk etti.

Hiç yorum yok: