12 Şubat 2014 Çarşamba

Madenlerdeki yağma "işgal"e dönüştü.! HER TURLU MADEN ARAMASI DERHAL DURDURULMALIDIR. ARAMA YAPAN SIRKETLER ULUSAL GUVENLIGIMIZI TEHDIT ETMEKTEDIR.

Kahpelerin, Ihanet Hukumeti, yeraltı zenginliklerini, büyük sermayeli yabancı şirketlerle rahat rahat sömürebilmeleri icin çıkardığı 5177 sayılı yeni maden yasasi , türkiye'nin can damarlarını kurutup, iliğimizi sömürmeden önce YASA IPTAL EDILMELI, HER TURLU MADEN ARAMASI DERHAL DURDURULMALIDIR. 

ARAMA YAPAN SIRKETLER ULUSAL GUVENLIGIMIZI TEHDIT ETMEKTEDIR. MILLI SERMAYEYI BU YASADAN FAYDALANARAK, YURT DISINA KACIRDIKLARI MIKTAR EKSIKSIZ BELIRLENIP TAHSIL EDEREK DERHAL KAPATILMALIDIR. BU YASAYI HAZIRLAYAN, IMZALAYAN ONAY VEREN HER SAHIS MAKAMINA BAKILMAKSIZIN DERHAL TUTUKLANIP VATANA IHANETTEN YARGILANMAK ZORUNDADIR.


Türkiye için stratejik öneme sahip yeraltı kaynakları akp iktidarı döneminde hızla özelleştirilmeye başlandı. özelleştirme politikalarından yer üstündeki fabrikalar ve kurumların ardından yeraltı da nasibini alıyor.
özellikle 2004 yılında çıkarılan maden kanunu ile yabancı sermayenin önü açılmış oldu. 2007 itibariyle türkiye’de faaliyet gösteren yabancı ortaklı şirketlerin sayısı 143. türkiye’deki maden sahalarına aldıkları arama-işletme ruhsatları ile sahip olan şirketler için yeni bir fırsat daha doğdu.
Maden işleri genel müdürlüğü 5 bin 576 ihalenin ardından şimdi de 4 bin civarında sahanın özelleştirilmesine hazırlanıyor. yapılacak ihale ile 75 ilde madencilik yapma hakkı özel şirketlerin eline geçecek. arama ve işletme verilecek şirketlerin büyük çoğunluğunun ise yine yabancı şirketler olacağı tahmin ediliyor.

bor’u da ele geçirdiler


1.9 milyon hektar arazinin özelleştirileceği ihalelerde altın, kurşun, mermer, krom, gibi birçok maden sahası yer alıyor.

yabancıların türkiye madenleri üzerindeki hakimiyeti rakamlara döküldüğünde çok açık bir şekilde görülüyor.

yabancıların türkiye’de sahip oldukları maden alanı 150 bin kilometrekare alanı kapsıyor. bu alan türkiye yüzölçümü’nün yüzde 19’una tekabül ediyor.

türkiye’nin dünya rezervinin yüzde 70’ine sahip olduğu bor madeni üzerinde ise yabancı şirketlerin çalışmaları sürüyor. işleme hakkı eti maden işletmelerine ait bor madeni ile ilgili kanun değişikliği hazırlıkları olduğu da iddia ediliyor. yapılan hazırlıklarla bor madeninin de yabancıların kullanımına açılmasının sağlanacağı söyleniyor.

ülkeye akın ettiler


akp iktidarının hazırladığı 2004’te yürürlüğe giren ve adeta “madencilik sektöründe sömürgecilik” döneminin başlamasını sağlayan 5177 sayılı yeni maden yasası ve bazı yasalarda yapılan değişiklikler ile yabancı şirketler maden ruhsatı almak için adeta türkiye’ye akın etti. 

sadece 2006-2008 yıllarında verilen ruhsat miktarı 40 bin 193. yasa ile yer altı zenginlikleri sadece yüzde 2 vergi karşılığında yabancı sermayeli ve yerli şirketlere açılırken, zenginleştirme işleminin ülkede yapılması halinde devlet payı yüzde 1’e çekildi.

son dönemde ise akp iktidarının yaşanan kriz için hazırladığını söylediği teşvik sisteminde maden şirketine büyük teşvik verilmesi planlanıyor. akp’nin uyguladığı bu politikalar sonucu türkiye yabancı şirketler için kar sahası haline gelirken alternatifi olmayan kaynaklarımız yabancı sermayenin insafına bırakılıyor.

altın için ülkemize akın

dünyada en çok rağbet gören altın madeni için de yabancılar türkiye’ye akın ediyor. son dönemde yabancı şirketler altın sahalarına ilgi gösteriyor. büyük tartışma yaşanan ve mahkemeler tarafından kapatılma kararı verilen birçok altın madeni bulunmakta. türkiye’de altın alında faaliyet gösteren yabancı şirketler şöyle:

fronteer eurasia: cayman adaları’ndan gelen şirket, kuzeydoğu anadolu’da yaptığı altın arama çalışmalarında 3.5 milyon onsluk altın rezervi buldu.

ariana: ingiliz şirket artvin’de arama yapmak 19 arama ruhsatı aldı. mardin kızıltepe ve balıkesir sındırgı’da toplam bin 820 kilometrekare alanda altın arama çalışmalarını yürütüyor.

odyssey: tavşanlı’da altın arama çalışmaları yürütüyor. ingiliz ariana ile bu bölgede işbirliğine gitti.

stratex: abd’li şirket, uşak ve kütahya arasında bulunan murat dağı’nda altın buldu. şirket ayrıca konya inlice, çanakkale dikmen, belen ergama üçgeni ile eskişehir muratdere’de de altın arama çalışmalarını sürdürüyor.

tüprag madencilik: kanadalı eldorado gold madencilik şirketinin türkiye temsilcisinin 5 adet altın arama ruhsatı bulunuyor. uşak’ın eşme ilçesindeki kışladağ altın madeninde üretime devam ediyor.

teck cominco: kanadalı maden şirketi kaz dağları’nda başta balıkesir ivrindi, havran, balya ve çanakkale ezine olmak üzere7 mevkide çalışma yürütüyor. şirketin aynı zamanda artvin cerrattepe’de işletmesi bulunuyor.
pregold madencilik: 4 adet altın arama ruhsatı bulunuyor. mali ve gana’da aramalar yapan şirketin sahibi goldaş. galata madencilik: firma ariana madencilik’le çalışıyor. en büyük hissedarları bir ingiliz şirket.
doğu truva madencilik: teck cominco’nun desteklediği fronteer’e ait firmanın çanakkale bayramiç’te 1 arama sahası bulunuyor.kuzey truva madencilik: kanadalı teck comico’nun desteklediği fronteer firmasına ait. 6 noktada arama yapıyor. hepsinin işletme ruhsatı var.türkiye dünyadaki bor madeni rezervinin yüzde 70’ine sahip. geleceğin madeni olarak kabul edilen borun yakın bir zamanda petrolün yerini alacağı ifade ediliyor. türkiye’de bor madeni çıkaran çok sayıda yabancı şirket var.

anadolu’yu karış karış kazıyorlar 

yabancı şirketler, ülkemizin dört bir tarafında maden yatakları bulmak için çaba sarf ediyor. iktidardan da büyük desket alan büyük sermayeli yabancı şirketlerle yerli firmaların rekabeti imkansız. işte türkiye’de maden sahaların sahip ünlü uluslararası şirketlerden bir kaçı:

rio tinto: ünlü yahudi dolar milyarderi rothschild ailesi‘ne ait rio tinto’nun işlettiği bor, boraks ve bor tuz yatakları balıkesir, susurluk, bandırma, balya, sultançayırı bölgesinde. ankara, eryaman, sincan, güdül, kazan, beypazarı ve eskişehir-sivrihisar yöresi trona (doğal soda) ve bor maden sahalarına sahip. bu alan yaklaşık 450-500 kilometrekare büyüklüğünde.

anatolia minerals şirketi: sivas, malatya ve tunceli ile ovacık bölgesindeki altın, gümüş ve bakır yataklarını işletmekte. bu alanlar gümüşhane, artvin ve kayseri’ye kadar uzanan 700-750 kilometrekare. bu şirketin adana saimbeyli ve tufanbeyli ilçelerini kapsayan sahalarda elde ettiği çinko madeni işletme ruhsatı 700 kilometrekareden büyük. ayrıca yozgat boğazlıyan, yenipazar ve sarıkaya’da, bir bu kadar bakır madeni işletme ruhsatına sahip.
odyssey resources: ordu-fatsa ve zaviköy bölgesinde bulunan altın, gümüş, çinko ve bakır madenleriyle ilgili 250 kilometrekarelik bir alanın ruhsatına sahip.eldorado gold şirketi: kanadalı şirket; uşak-eşme banaz katrancılar köyü ile kütahya- gediz ilçesi murat dağı eteklerinde işletme ruhsatına sahip. aynı şirket izmir efem çukuru bölgesindeki altın madeni yataklarının işletmesini de aldı.uzmanlar gelecekle ilgili kaygiliçok sıkıntı yaşayacağız tapu ve kadastro eski genel müdür yardımcısı orhan özkaya, türkiye’nin madenlerinin yabancı şirketlerin eline geçtiğini ve özellikle geleceğin madeni olarak kabul edilen ve dünya rezervinin yüzde 70’ine sahip olduğu bor madeninin de yabancılara verileceğini söyledi.

özkaya, şunları dile getidi:

“türkiye’nin madenleri bizim elimizden çıkmaktadır. son maden yasası ile türkiye madenlerinin tamamı yabancı şirketlerin ve angloamerikan şirketlerin eline geçmiştir. madenlerin bu durumu türkiye’ye gelecekte madenler konusunda çok sıkıntı yaşatacak.”

kaynakların alternatifi yok

maden mühendisleri odası başkanı mehmet torun, maden kaynaklarının alternatifi olmadığını belirterek,

"türkiye’ye son yıllarda giren yabancılar daha çok altın madenleri başta olmak üzere, krom, nitel madenlerine ciddi yatırımlar yaptılar ve yasalarda bunlara göre değiştirildi”dedi. akp döneminde özelleştirme ve yabancılaşmanın hızla arttığına vurgu yapan torun,
“türkiye madenlerini hammadde olarak ihraç ediyor. üretiyoruz, hamallığını yapıyoruz, çıkarıyoruz ve hammadde olarak çok ucuz fiyatlarla madenlerimizi yurtdışına satıyoruz”ifadesini kullandı.
yabancı ortaklığı olan yüzlerce firma türkiye’de maden arama ruhsatına sahip yabancı ya da yabancı ortaklı yüzlerce şirket var. türk firmaları büyük sermayeli yabancı şirketlerle rekabet edemediği için onlarla ortak olma yoluna gidiyor. çevre ve orman bakanlığı’nın verilerine göre 6 aralık 2007 tarihi itibariyle runsat almış olan yabancı ortaklı şirketlerin bazıları şöyle: 

ats denizcilik, acw naturel stone, afyon çimento, ageangold madencilik, akçansa, akdeniz mineral, akdeniz resouurces, akros çimento, albuck madencilik, aldridge mineral, anadolu endüstri mineralleri, ankara xınchende madencilik, ans aporeor natural, astro madencilik, atam hazır beton, bastaş başkent çimento, baştaş hazır beton, bay-taş madencilik, beykrom, bg-taş madencilik, birlik madencilik, bpb gypsum üretim, brokmer madencilik, c. tes. madencilik, calmag kalsine manyezit, chit shing mermer, cimpor yitibaş, delta maden ve mineral, denizli çimento, desen mermer, dinar marbleü, dks bakır ve krom, doğu truva, doğu akdeniz mineralleri, ebx madencilik, ege metal, element madencilik, elit madencilik, ephesus doğal taşlar madencilik, etiler madencilik, eurasia madencilik, ferrocam madencilik, fiandri madencilik, galata madencilik, galena mineral, gordion madencilik, harborlite aegean mineral, harmoni kimya maden, hatay madencilik, hitusa madencilik, idc madencilik, imc madencilik, imgi int. marble and granite,izmir çimento, kars çimento, kayamer madencilik, koca beton agrega madencilik, konya çimento, koza altın işletmeleri, kurudere madencilik, kuzey truva madencilik, lafarge aslan çimento, lafarge çatı çözümleri, latife türk madencilik, latomia madencilik, likya minelco madencilik, magnesif aş, mareks mermer, marmara madencilik, mas mermer, mcc-izm krom, newmont altın madencilik, öztüre kimtaş, pabalık madencilik, pagoda madencilik, parkmer madencilik, rok mermer, s&b endüstri, saim budin madencilik, sandıklı mermer, sardes nikel madencilik, saren maden, sat&co madencilik, strateks madencilik,süd-chemie (tr) madencilik, timm endüstri mineralleri, travertine bros doğal madencilik, tunçmer maden, turkuaz madencilik, turmin madencilik, tüprag metal madencilik, üniversal çimento, vatan madencilik, westpark madencilik. 

Türkiye doğal kaynakları açısından önemli bir potansiyele sahip. Üretilen madensel kaynak çeşitliliği açısından, Türkiye 152 ülke arasında, 29 maden türünde yapılan üretim baz alındığında 10. sırada yer alıyor. Ancak üretici ülkelerin dünya pazarı içi payları sıralamasında yüzde 0.16 oranı ile 52.sırada. Uygulanan yanlış politikaların, sonucunda yatırımı değil rantı teşvik ettiği görülüyor. Madencilik milli servet olmasına rağmen ülkemizde bulunan madenler yabancı şirketler tarafından ne yazık ki talan ediliyor. Dünya bor rezervlerinin yüzde 72′sine sahip olan Türkiye, bor üretiminden yüzde 7 oranında ve sadece ham madde olarak yararlanıyor. Bu oranda bazı yabancı şirketlere verilen imtiyazlarla elde edilmiş durumda.

ŞİRKETLERDE TAPU SAHİBİ OLABİLECEK
Türkiye var olan madenlerini işleyemez durumda. İşlemesi için bile yabancı şirketlerle ortaklık kurmak zorunda kalıyor. Tapu Kanununda değişiklik öngören 5782 sayılı kanunun Anayasa Mahkemesi tarafından da onaylanmasıyla birlikte yabancılara toprak satışının önündeki bütün engeller kalktı. Artık yabancı gerçek kişilerin yanı sıra yabancı ülkelerde kendi kanunlarına göre kurulan tüzel kişiliğe sahip yabancı şirketler de tapu sahibi olabilecek. Yabancı şirketler, bugüne kadar işletmesini aldıkları şirketlerin, limanların, madenlerin, enerji tesislerinin, derelerin, meraların ve ormanların tapularını alabilecek. Yabancı şirketler, bugüne kadar “milli değer” sayılan maden alanlarının 22, 49 ya da 99 yıllığına işletme hakkını alabiliyordu.

BOR DA YABANCILARA VERİLDİ
Hızla yapılan özelleştirmelerden madenlerimizde nasibini almış durumda. Başbakan Erdoğan’ın, 2005 yılı Avustralya gezisi sırasında BHP-Billition’la Türkiye borlarını işletme ve pazarlama konusunda görüşmeler yaptığı iddiaları kamuoyunda çok konuşulmuştu. Dönemin Devlet Bakanı Kürşat Tüzmen konuya ilişkin yaptığı açıklamada ‘Avustralya’lı olan Billiton Şirketi’nin Türkiye’de yatırım yapmak istediğini ve bora ilgi gösterdiğini’ söyleyerek maden konusunda yabancı sermayelere sıcak baktıklarını, Billiton’un Avustralya milli gelirine büyük katkılar yaptığını vurgulamıştı. Billiton şirketi şu an, İzmir ve çevresinde büyük yatırımlara sahip durumda.

BOR, BORAX VE BOR TUZ YATAKLARI RİO TİNTO’YA SATILDI
Türkiye’de madencilik alanında öne çıkan şirketlerden biri de Rio Tinto. Rockefeller ailesine
ait olan Rio Tinto’nun işlettiği bor, borax ve bor tuz yatakları, Balıkesir, Susurluk, Bandırma, Balya, Sultançayırı civarında bulunuyor. Rio Tinto aynı zamanda, Ankara Eryaman, Sincan, Güdül, Kazan, Beypazarı ve Eskişehir Sivrihisar yöresinde dünyada çok nadir bulunan Trona (doğal soda) ve bor maden sahalarına da sahip. Rio Tinto Avustralya merkezli bir şirket.

ALTINI İŞLETEN TÜRK ŞİRKET YOK
Maden Teknik Ve Arama Genel Müdürlüğü’nün (MTA) raporlarına göre ülkemizde 328 ton altın rezervi, 5.740 ton gümüş, 1.462.580 ton bakır rezervine sahip. MTA’nın raporları Türkiye’nin azımsanmayacak derecede altın rezervine sahip olduğunu gözler önüne seriyor. Türkiye’nin altın, gümüş ve bakır rezervi bakımından oldukça iyi olmasına rağmen madenlerin işletilmesinin yabancı şirketlere bırakması dikkat çekiyor. Türkiye’de bulunan altın, gümüş ve bakır madenlerini yabancı bir kuruluş olan Anatolia Minerals Development Şirketi işletiyor. Şirket Sivas, Malatya ve Tunceli ile ovacık bölgesindeki altın, gümüş ve bakır yataklarını işletiyor. Bu alanlar Gümüşhane, Artvin ve Kayseri’ye kadar uzanıyor.

ALTIN MADENİ AVUSTRALYALILARA SATILMIŞ
Anatolia Minerals Development şirketi Kanada kökenli olmasına rağmen, Avusturalyalı Rio Tinto şirketi ile de ortaklığı bulunuyor. Anatolia Minerals’in e’de toplam 111 adet maden arama, ön işletme ve işletme ruhsatı var. Ayrıca Uşak-Eşme, Banaz Katrancılar köyü ile Kütahya-Gediz ilçesi Murat Dağı eteklerinde bulunan altın rezervini ise Kanadalı Eldorado Gold şirketi işletiyor. İzmir Efem Çukuru bölgesindeki altın madeni yataklarının işletmesini de yine Eldorado Gold Şirketi almış durumda.

ORMANLAR, MERALAR DA GİDİYOR
Ülkemizde yabancıların eline geçen maden alanları ise ülkemizin pek de azımsanmayacak kadar bir bölümünü yani yüzde 17-19′u civarında bir alanı kapsıyor. Bütün bu maden alanları ormanlarımızın bulunduğu sahaları da içine alıyor. Böyle olunca orman alanlarımızda yabancı maden şirketlerinin işletme ruhsat alanlarının kapsamı altına giriyor.

DOĞAL ZENGİNLİĞİMİZ TALAN EDİLİYOR
Maden Mühendisleri Odası (TMMOB) Başkanı Mehmet Torun da ” Ülkemiz maden çeşidi bakımından oldukça zengin bir ülke. Metal başta olmak üzere bor, kömür gibi birçok yeraltı zenginliğine sahip. Aramalar yeterli yapıldığında daha da fazla bulunabileceği kanaatindeyim. Ülkemizde bulunan maden işletmelerin neredeyse tamamı yabancı şirketlerden oluşuyor. Yenidünya düzeni dediğimiz liberal ekonomi politikasından kaynaklanıyor. Tabi bu politika ile ülkemizin kazançlı çıktığı söylenemez. Bir yeraltı kaynağımız madenlerimiz ülkemizde kullanıldığı ölçüde doğru olur. Yabancıların çıkarıp kendi ülkelerinde işlemeleri bize hiçbir faydası olmaz. Sadece zararı olur. Maalesef yaptığımız mevzuat değişiklikleri ile madenlerimiz talana açık hale getirdik. Bu doğal madenlerimizin sahibi halktır. Yapılacak kazılarda bile halktan izin alınmalıdır. Şuan ki mevzuatta yapılan değişiklikte resmen madenlerimiz, topraklarımız peşkeş çekilir vaziyette. Madenlerimizi talan etmeyelim madenlerimizin talan edilmesi geri dönüşümü olmayan bir şeydir. Madenlerin geri kazanımı milyar yıl sürer. Doğal zenginliğimizi yabancılara talan ettirmeyelim” dedi.

DEVLET SIKI BİR ŞEKİLDE DENETLEMELİDİR
“Ülkemizin madenlerini işleten yabancı şirketlerin devlet tarafından sıkı denetim altına alınması gerekir” diyen Maden Yüksek Mühendisi Cihangir Darende: ” Altın üretiminde oldukça büyük bir sermaye gerekiyor. Altın, herkesin kolayca çıkaramayacağı bir maden türüdür ve çok zahmetlidir. Yabancı şirketlerden başkası da yapamaz gibi görünüyor. Ama devletin madenlerimizi çıkaran bu yabancı şirketleri sıkı bir şekilde denetlemesi gerekiyor. Bu şirketlerin topraklarımızı tahrip etmesine izin verilmemeli. Özellikle altın madenleri işlenirken atıkların toprağa ve canlılara büyük zararı var. Maalesef denetim yetersizliğinden dolayı bu konuya pek dikkat edilmiyor. Bu konuda devlette denetim eksikliği mevcut. Atıklarda arıtma yeterince yapılmıyor. Bu sorunlar Bakanlıklar arasındaki koordinasyon eksikliğinden kaynaklanıyor” dedi.

ÜLKEMİZDE BULUNAN YABANCI MADEN ŞİRKETLERİ
1) Rio Tinto
2) BHP Billuton
3) US.Boraks
4) Alcao New Mont
5) Anglo Amerikan Corporation
6) De Beers
7) Pheps Dodge
8) Western Mining Corporation
9) Bp. Shell
10) Normandy
11) Amoco
12) White Mining
13) Gold Field
14) Magnesit A.S.
15) Omya
16) Anatolia Minerals Development
17) Odysses Resources
18) İnment Mining Co.
19) Noranda
20) Compagnie İnternation
21) Cominco Resources İnt.
22) Richard C. Moores
23) Autin İnvestment
24) Anglo Gold
25) Kinross
26) Eldorado Gold

Hiç yorum yok: