Iğdır'da Ermeni Mezalimi, Uluslararası Asılsız Ermeni İddialarıyla Mücadele Derneği (ASİMDER) Genel Başkanı Göksel Gülbey'IN Kaleminden.
Ermeni Meseli’nin ortaya çıkışı ani gibi görünse de aslında yavaş yavaş meydana gelmiş bir sorundur. Ermeni olayları Osmanlı devletinde meydana gelen diğer azınlık olaylarından çok daha farklı olup Anadolu insanı üzerinde derin izler bırakmıştır. Bu çalışmamda Iğdır ve dolaylarındaki ermeni olaylarını ele alıp bu bölgelerdeki Ermeni faaliyetlerini gözler önüne sermeye çalışacağım.
OSMANLI Devleti’nde Ermeni Meselesi’nin Ortaya Çıkışı
Ermeniler kendilerine esasen “Hayk” demektedirler. Ülkelerine’de “Hayastan” derler. Ermenistan Türkçeye Armania kelimesinden girmiş bölge adıdır. Ermenilerin Türklerle ilk karşılaşmaları Bizans’a bağlı bulundukları döneme rastlar. Bulundukları bölgelere Selçuklu egemenliğine girince Selçuklulara tabi olmuşlardır. Anadolu topraklarında hâkimiyet Osmanlı Devleti’ne tabi olmuşlardır.
Anadolu topraklarında Osmanlı hâkimiyetini benimsemiş ve ‘Teba-i Sadıka’ unvanını almışlardır. Osmanlı Devleti zayıflamaya başlayınca imtiyazlar vermek zorunda kalmıştır. Batılılar Anadolu topraklarını parçalamak için Ermenileri kullanmışlardır. Bu amaçlarını 1877-78 (93 Harbi) Osmanlı - Rus savaşından sonra alevlendirmişlerdir. Ayestefanos Antlaşması’nda 16. madde olarak giren hüküm Berlin Antlaşması’nda 61. madde olarak yer almıştır. Bu madde’ye göre; Ermenilerin yaşadığı doğu vilayetlerinde ıslah yapılacak. Islah sözcüğü diplomasi dilinde bağımsızlığa kadar giden imtiyazlar manasına geliyordu.
2. Abdülhamid bu maddeyi uygulamamak için yoğun bir çaba harcamıştır. Ve bunun sonucunda Ermeni terör örgütleri kurulup Anadolu’da faaliyetlerine başladılar. Rusya, Erivan ve Nahçivan bölgesinde Moskova’ya bağlı “Ermeni Vilayeti’ni” kurdu. Buraya akın akın Ermeniler geliyordu. Mesela Erzurum’dan 4.230 hane (yaklaşık 21.150 kişi) göç ettirilmişti. Ve 2. Abdühamid tahttan indirilince Ermeniler Müslüman halka katliam yapmaya başladı. İlk büyük katliam Nisan 1909’da Adana’da yapıldı. Ve bu katliamın devamında Anadolu’da birçok isyan çıkarıldı.
1.Dünya Savaşı’nın başlamasıyla Ruslar Anadolu’ya girmeye başladılar. Ermeniler Doğu Anadolu’da Rus’ların gelmesine ortam oluşturmaktaydılar. Müslüman halka kıymaya hızla devam ediyorlardı. Ayrıca Osmanlı ordusuna zorluklar çıkararak iaşe yollarında kundaklamalar yapıyorlardı. Ermeni olayları öyle bir duruma gelmişti ki Müslüman halk bulunduğu toprakları ter ediyordu. Bu durum karışsında Osmanlı Hükümeti “TEHCİR” kararı almıştır. Bu kararla 24 Nisan 1915’te Ermeni terör örgütleri kapatılmış, Ruslara yardım eden Ermeniler savaş alanı dışına çıkarılarak Suriye bölgesine yerleştirildiler.
Ermeni Meselesi’nin Ortaya Çıkmasında Batılıların Rolü
Osmanlı Devleti’nde 1840’lardan sonra yaşanan olaylarda dolayı Avrupalı devletler Anadolu’da Ermenilerin Hıristiyan kimliğini kullanarak siyaset yapmaya çalışmışlardır.
Fransa ve Rusya Katoliklik propagandası, İngiltere, Almanya ve ABD’de Protestanlık propagandası yapmışlardır.
FRANSA: Fransa Anadolu’da kendisine Katolik müttefik oluşturmak için özellikle Ermeniler üzerinde yüz yıllarca çalışmıştır.1850’lerden sonra bir kısım Ermeniler açıkça Katolik oldukların söylemişlerdir. Bu durum Anadolu’daki Gregoryen Ermenileri bile rahatsız etmiştir. Anadolu’daki Rus istilası başlayınca bu mesele kapanmıştır.
RUSYA: Rusların ve Ermenilerin yakınlaşmaya başlaması 1. Petro dönemine rastlar.(18. yy.) Ruslar Ermenileri Rusya’ya davet etti. Bunun sonucunda Ermeniler İran’dan Rusya’ya göç etmiştir. Rusların Güney’e inme Politikası’nın önemli bir parçası olmuşlardır. 1816 yılında Moskova’da “Ermeni Şark Dilleri Enstitüsü’nü” kuran Rusya bu politikasını daha sistemli uygulanmıştır. Rusya Eçmiazin Kilisesini kullanarak Hıristiyan Ermeniler üzerinde etki yapmıştır. Ermenilerin bu tutumları 1828-1829 Osmanlı-Rus Savaşında Osmanlıya ihanet etmişlerdir. Rusların 93 harbinde tekrar Ermenilerden yararlanma yoluna gitmişlerdir. Ruslar Ermenilere ıslah yapılması için Ayastefanos Antlaşması’nın 16. maddesini koydurtmuştur.
ABD: ABD Ermenilere ilk olarak iktisadi çıkarlar açısından bakmıştır. ABD’de Ermeniler üzerinde Hıristiyanlık olgusuyla etkili olmaya çalışmıştır. ABD’nin Osmanlı’da ticari imtiyaz elde etmesi ve yapılan antlaşma ile ticari ilişkilerde simsar kullanma hakkında sahip olmasıyla ABD Ermenileri bu olaya dâhil etmiş ve zengin bir Ermeni burjuvazisi ortaya çıkmıştır. Bu burjuvazi sınıfı iler ki dönemlerde Osmanlı’yı zor durumda bırakacaktır. Bu siyasetle Ermeniler ABD’ye sıkıca bağlanmıştır. ABD açtığı okullarla verdiği eğitimle Ermenileri Anadolu da misyonerleri olarak kullanmaya başlamıştır. Anadolu’daki Ermeniler ABD’ye göç etmiş ve orada oluşturdukları sistemle “Soykırım Propagandası” yapmış ve olayı ABD meclisine taşımışlardır. İlk olarak 1894 yılında bunlar ABD’de gündeme gelmiştir.
İNGİLTERE: İngiltere diğer devletlerin (Fransa, ABD, Rusya) Anadolu’daki din merkezli siyasetlerini denetlemek ve söz sahibi olmak için faaliyet yürütmüştür. Anadolu’daki Ermeni Protestan cemaate resmi destek vermiştir. 1840 yılında Kudüs’te “Resmi Protestan Kilisesini” kurmuştur. Böylece farklı din ve mezhepteki haklı Protestan yapmak için uğraşmışlardır.
ABD gibi açtığı okullarla Ermenileri himaye etme yolunda gitmiştir. Ermenilere bu okullarda İngilizce, Ermeni tarihi ve edebiyat okutuluyordu. İngilizce öğrenen Ermeniler daha kolay Protestanlığı kabul ediyorlardı.
YAZI;Uluslararası Asılsız Ermeni İddialarıyla Mücadele Derneği (ASİMDER) Genel Başkanı Göksel Gülbey
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder